Bilirkişi konuşmasını izinsiz yayınlayan Halk TV soruşturması tamamlandı

Saraçhane’de basın açıklamasında bulunan Ekrem İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir kısım soruşturmaları ve bilirkişiyi hedef haline getirdi. İmamoğlu hakkında re’sen soruşturma başlatılmıştı.

BİLİRKİŞİYLE OLAN KONUŞMAYI İZİNSİZ KAYDA ALDI

Halk TV yayınında ise Barış Pehlivan bilirkişi ile telefon görüşmesini kayıt altına alarak paylaştı. İzinsiz olarak kayda alıp yayınlayan, bilirkişinin isminin hedef gösterilecek şekilde açıklanarak yargılananın seyrini etkilemeye yönelik sözler sarf eden Pehlivan, sunucu Seda Selek ve Halk TV Sorumlu Müdürü Serhan Askeve Halk TV hakkında “Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması” ve “Bilirkişiyi Etkilemeye Teşebbüs” suçlarından soruşturma başlatılmıştı.

İDDİANAME DÜZENLENDİ

Yürütülen soruşturma sonundan Barış Pehlivan ve Kürşad Oğuz’a “Kişiler Arasındaki Aleni Olmayan Konuşmaları Kayıt Etmek, Yargı Görevini Yapanı Etkileme, Kayda alınan konuşmaların basın, yayın yoluyla yayınlanması” suçlamasıyla 6 yıldan 14 yıla, soruşturma kapsamında tutuklanan Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş, Seda Selek ve Serhan Asker’e, “Kayda alınan konuşmaların basın, yayın yoluyla yayınlanması, Yargı Görevini Yapanı Etkileme” suçlamasıyla 4 yıldan 9 yıla kadar hapis cezası istendi.

İDDİANAMENİN DETAYLARI

İddianamede, Ekrem İmamoğlu’nun basın toplantısında bilirkişinin görev aldığı bir kısım soruşturma ve kovuşturmalardan bahsettiği, Barış Pehlivan’nun ise bilirkişiyi cep telefonundan arayarak, irtibat kurduğu belirtildi. Bu görüşme sırasında bilirkişinin izni olmadan ses kaydı alındığı ve bu ses kaydının Halk TV’de modaratörlüğünü Seda Selek’in yaptığı “Seda Selek ile Neden Sonuç” isimli programda yayınlandığı anlatıldı.

BASKI OLUŞTURARAK BİLİRKİŞİYİ ETKİLEME ÇABASI

İddanamede, program bir bütün olarak değerlendirildiğinde dosya içerisindeki müşteki bilirkişinin bağımsız ve tarafsız olmadığı yönünde bir kamuoyu oluşmasının amaçlandığı vurgulandı. Şüphelilerin bu şekilde oluşacak kamuoyu baskısıyla da bilirkişinin İstanbul Adliyesi ve diğer adliyelerde görülmekte olan çeşitli soruşturma ve davalarda yaptığı resmi bilirkişilik görevini de etkinleme çabasının olduğunu ileri sürdü.