Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Kılıç: Netanyahu ciddi manada bir sıkışmışlık durumuyla karşı karşıya

Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Kılıç: Netanyahu ciddi manada bir sıkışmışlık durumuyla karşı karşıya

“İSRAİL HÜKÜMETİ, GAZZE’DEKİ KATLİAMLARIN HESABINI VERMEK KONUSUNDA ARTIK ZORLANIYOR”

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, “Elimizi Dürzi müttefiklerimiz ve Kürt dostlarımıza uzatıyoruz.” açıklaması hatırlatılarak, “İsrail ordusunun Suriye topraklarına saldırırken Netanyahu’nun bu çağrısıyla neyi amaçladığına” ilişkin soruya Kılıç, şu yanıtı verdi:

“İsrail hükümeti ve Netanyahu ciddi manada bir sıkışmışlık durumuyla karşı karşıya. Bu anlamda Gazze’de son 1 yılı aşkın süredir ortaya koydukları katliamların hesabını vermek konusunda zaten artık zorlanıyorlar. Bu işin bir boyutu. Öbür yandan Suriye’deki değişimden sonra burada farklı birtakım düşünceler içerisine girmek gibi niyetleri olabilir mi? Olabilir ama gerçekler net bir şekilde ortada. Terör örgütleri herhangi bir halkın veya herhangi bir unsurun temsilcisi olamazlar. Bu bir gerçekliktir. Kaldı ki Türkiye’nin zaten bölgeyle Suriye olsun, Irak olsun, Lübnan olsun, Ürdün olsun, Mısır olsun bütün bu ülkelerle zaten hem tarihten gelen hem de bugün hem Türkiye’nin jeopolitik durumu hem de Sayın Cumhurbaşkanımızın bölgedeki ağırlığı gereği zaten ilişkilerimiz, görüşmelerimiz var. Dolayısıyla yaptığımız görüşmelerle, yaptığımız çalışmalarla olayları okuyup başkalarının ne konuda ne yapmak istediğinden çok da fazla ilgilenmeden tabii ki onlara söylediklerini de kendi açımızdan analiz ederek kendi yolumuzu yürümeye devam edeceğiz.”

TERÖRLE MÜCADELE MESAJI

“Bir yandan Suriye’yi karıştıracaklar, İsrail’le Türkiye karşı karşıya gelir mi? gibi birtakım sorular da gündeme geliyor. Bu ihtimal var mı?” şeklindeki soruya Kılıç, “Dediğim gibi çalışmalarımız devam ediyor. Dolayısıyla aklı selim ve sakin bir şekilde, analitik bir yaklaşımla bu noktada tüm olayları değerlendirip ne yapmak istediğimizi çok iyi bilerek, tecrübemiz gereği, bu noktada ilerleyeceğiz.” yanıtını verdi.

“Türkiye’nin aslında duruşu net, YPG silah bırakmazsa Suriye’de, kaynağında terörle mücadeleye devam edecek bir yandan.” şeklindeki değerlendirme üzerine Kılıç, “Terörle mücadele konusunda çok netiz. Cumhurbaşkanımız ne dedi? Terörle mücadele sonuna kadar devam eder.” diye konuştu.

Suriye’deki gelişmelerin çok dikkat çektiği ama Rusya ve İran’la Türkiye ilişkilerinde bir kırılma yaşanıp yaşanmadığı sorusu üzerine Kılıç, herhangi bir kırılmanın olmadığını söyledi.

Suriye meselesinde Türkiye-Rusya, Türkiye-İran arasında bir orta yol bulup bulunmadığı sorusu üzerine Kılıç, “Farklı baktığımız başlıklar vardı tabi. Bu gizlenecek bir şey değil, bütün dünya biliyor. Bazı olaylara farklı pencerelerden, farklı görüş açılarıyla bakıyorduk ama şu anda baktığımız zaman kendi görüş ve duruşumuzu ifade ettik. Üst düzeylerde ziyaretler de oluyor oralarda. Dolayısıyla konuşarak, kendimizi ifade ederek ve karşılıklı olarak, gerektiği zamanda müzakere ederek, görüş alışverişi yaparak ortaya gelebildiğimiz noktada ortaya gelerek gelemediğimiz noktada farklılıklarımızı ortaya koyarak diplomasinin kuralları çerçevesinde görüşmelerimize devam ediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile planlanan bir görüşmesi olup olmadığına” ilişkin soru üzerine Kılıç, şöyle devam etti:

“Bugün itibarıyla planlı bir şeyimiz yok ama her an da olabilir. Çünkü malumunuz o kadar hızlı gelişmeler oluyor. Liderlerin görüşmesi çok çok önemlidir ve görüşmeler de oluyor ama liderlerin görüşmesi açısından bazı konuların oluşması lazım. Dolayısıyla kanallar üzerinden sürekli bir görüşme zaten açık ve yapılıyor. İşte Lavrov’un Türkiye’ye gelişi ve Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kabul edilişi, Dışişleri Bakanımız Sayın Hakan Fidan’ın Moskova’ya gidip orada Sayın Putin tarafından kabul edilmesi, kendi mevkidaşlarımızla istihbaratın görüşmeleri bunlar tüm bu görüşmelerin bir parçası ama Sayın Cumhurbaşkanımızla Sayın Putin arasında öyle bir ilişki seviyesi mevzubahis ki yarın bir görüşme talep edilebilir ona göre hareket edilir.”

“Suriye’ye geri dönüşlerin hızlı bir şekilde ilerleyip ilerlemediği ve bir takvimlendirme yapılıp yapılmadığı” sorusu üzerine ise Kılıç, şunları kaydetti:

“Buradaki önemli unsur, sadece Türkiye olarak düşünmemek lazım yani Avrupa’nın farklı ülkelerinde de ciddi sayıda Suriyeli sığınmacı var. Bunlardan da dönmek isteyenler var ama bunun en temel unsurlarından birisi güvenlik. Siz kendinizi güvenli hissetmezseniz ve geleceğe yönelik bir ümidiniz olmazsa olduğunuz yerden hareket etmezsiniz, kendinizi orada güvenli hissediyorsunuz. Dolayısıyla Suriye’de o inşa edilecek olan devletin var olan kurumlarının savaştan sonra ayağa kalkması ve insanlara orada güvenlik ve gelecek perspektifi ki bunun içerisinde eğitim çalışmaları, çünkü çocuklarıyla, aileleriyle evine dönecek olanların çocuklarının eğitimi ile ilgili bir ümidi olması gerekir ve günlük hayatlarıyla ilgili bunu sağlamak zaten önemli. Onun için bir sebep diyoruz, mevcut Suriye hükümetine ve yönetimine karşı yaptırımların esnetilmesi, kaldırılması, ticari anlamda ve yardım anlamında ellerinin rahat olması bu işin parçası. Tabii ki birtakım projeksiyonlarımız var ama bunlar birtakım unsurların bir araya gelmesiyle hayata geçebilecek projeksiyonlar. Belli bölgelerde de gayet güvenli bir durum mevzubahis. Türkiye’ye teşekkür edip, Türkiye’nin ve Türk halkının kendilerine göstermiş olduğu misafirperverliğe teşekkür edip ömür boyu unutmayacaklarını söyleyerek oraya geri dönen ve artık Türkçenin ikinci lisan olarak konuşulduğu bir Suriye’den bahsediyoruz bugün. Farklı ülkelerin ev sahipliğinde yapılan konferanslarda Suriyeli mevkidaşlarımızla bir araya geldiğimizde Türkçe konuştuğumuz oluyor. O zaman da diğerleri bakıyor, ‘bunlar hepsi bir arada Türkçe konuşuyorlar.’ diye, Dolayısıyla var tabii ki oluyor da ama dediğim gibi bu sürecin bir zamanı var.”

“İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM” VURGUSU

“ABD Başkanı Donald Trump’ın, Hamas’ı uyararak, ‘İsrail’e işi bitirmesi için her şeyi gönderiyorum. Dediğimi yapmazsanız tek bir Hamas üyesi bile güvende olmayacak. Tüm rehineleri şimdi bırakın sonra değil.’ dediği hatırlatılarak, bu çerçevede Amerika’nın politikası” hakkında düşüncesi sorulan Kılıç, “Tüm dünya zaten insanların Gazze’den farklı bir şekilde ayrılması, terk etmesi dile getirildiği zaman buna karşı çıktı ve dünya da bunun doğru olmadığını dile getirdi. Dolayısıyla burada tabii ki bazı açıklamalar oluyor ama Gazze halkının kendi evinden de ayrılmak istemediğini tüm dünya biliyor. Dolayısıyla ümit ediyorum ki buradaki geleceği matuf olan çalışmalarda, iki devletli çözümün ve Gazze’de yaşayan insanların tekrar evlerinde güvenli bir şekilde yaşayabilmesi açısından doğru adımları atacağız. Zaten Filistin ve Gazze’nin buradaki duruşu belli. Bu anlamda olaya yaklaşıyoruz, iki devletli çözüm.” dedi.

Türkiye’nin Gazze konusunda görüşünün net olduğunu belirten Kılıç, “Cumhurbaşkanımızın dile getirmiş olduğu politika ve irade bu noktada net. Tüm hükümet üyelerimizin ve bu noktada bizlerin muhataplarımıza söyledikleri zaten açık. Bu şekilde, çözüme doğru çalışmaya sabırla devam edeceğiz. Gazze halkına elimizden gelen her türlü desteği vererek muhataplarımızı da kendi görüşlerimizin daha doğru olduğunu düşünerek anlatmaya sabırla devam edeceğiz.” diye konuştu.


Kaynak = https://www.sabah.com.tr/gundem/2025/03/06/cumhurbaskani-dis-politika-ve-guvenlik-basdanismani-kilic-netanyahu-ciddi-manada-bir-sikismislik-durumuyla-karsi-karsiya

administrator

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir